Endişe ve kalp sağlığı

Anksiyete bozukluğu ve panik atak, kişinin yaşam kalitesini oldukça düşüren psikolojik rahatsızlıklar arasında yer alıyor. Toplumun yaklaşık yüzde 18'inin bu rahatsızlıklar yüzünden çeşitli problemler yaşadığı düşünülüyor. Kaygının yol açtığı doğal anksiyete, temelde kişinin vücudunun tehlikelere karşı hazır hâle gelmesi için nabzın ve solunumun hızlanmasıyla oluşuyor.

Kas ve dokulara daha fazla oksijen girmesi sağlanarak olası tehlikelere karşı vücut alarm durumuna geçiriliyor. Panik atak varlığında ise kaygı, tehlikenin olmadığı zamanlarda ortaya çıkarak kişinin alarm durumuna geçmesine neden oluyor.

Bu da kişinin günlük rutin işlerini yapmasını zorlaşmasına, zamanla sosyal ilişkilerinin ve kalp sağlığının endişe ve kalp sağlığı yol açıyor. Kardiyoloji Uzmanı Prof. Sebahattin Ateşal, psikolojik rahatsızlıklarla kalp sağlığı arasındaki ilişkiyi, "Anksiyete bozukluğu ve panik atak gibi rahatsızlıklar tedavi edilmediğinde stres hormonlarının salınımına bağlı olarak kalp krizi gibi çok ciddi kardiyolojik hastalıklara neden olabiliyor" şeklinde konuştu.

Temel özelliği, endişe ve kalp sağlığı ortaya çıkan ve zaman zaman tekrarlayan, insanı dehşet içinde bırakan yoğun sıkıntı ya da korku nöbetleridir. Panik Atağı, birdenbire başlar, giderek şiddetlenir ve 10 dakika içinde şiddeti en yoğun düzeye çıkar; çoğu zaman dakika seyrek olarak da 1 saate kadar devam ettikten sonra kendiliğinden geçer. Göğüs ağrısı ya da göğüste sıkışma, Çarpıntı, kalbin kuvvetli ya da hızlı vurması Terleme, Nefes darlığı ya da boğulur gibi olma, Soluğun kesilmesi Baş dönmesi, sersemlik, düşecek ya da bayılacak gibi olma Uyuşma ya da karıncalanma Üşüme, ürperme ya da ateş basmasıBulantı ya da karın ağrısı Titreme ya da sarsılma Kendini ya da çevresindekileri değişmiş, tuhaf ve farklı hissetme Kontrolünü kaybetme ya da çıldırma korkusu Ölüm korkusu Bir Panik Atağında bu belirtilerden en az 4 ya da daha fazlası bulunur. Dörtten daha az belirtinin görüldüğü ataklara ise Kısıtlı Panik Atağı adı verilir. İlk atak başlıyor: Hiçbir neden yokken birdenbire başlayan göğüs ağrısı, göğüste sıkışma, çarpıntı, nefes alamama, terleme, titreme, üşüme ya da ürperme, bazen de bulantı ya da karın ağrısı, baş dönmesi, dengesizlik; düşecek ya da bayılacakmış gibi olma, uyuşma ya da karıncalanma gibi belirtiler, kişiyi dehşet içinde bırakır.

Sebahattin Ateşal, "Anksiyete bozukluklarından biri olan panik atak rahatsızlığında kişi, ortada hayati bir durum olmamasına rağmen endişe ve korkuya kapılıyor.

Zaman zaman çok şiddetli olan panik atak belirtileri kişinin, felç olmak üzere olduğu ya da kalp krizi geçirdiği hissine kapılmasına neden oluyor.

Buna bağlı olarak kalp atışı ve nabzı hızlanıyor.

Ortalama 15 dakika kadar süren panik atak ve anksiyete nöbetleri bazen bir saati aşabiliyor. Kardiyovasküler açıdan risk oluşturan stres hormonlarının neden olduğu panik atak, tedavi edilmediğinde hipertansiyon, damar sertliği ve kalp krizi gibi ciddi kardiyolojik hastalıklara yol açabiliyor.

Anksiyete ve panik atak ritim bozukluğuna yol açıyor mu? Ateşal, "Anksiyete ve panik atak, her ne kadar ritim bozukluğuna yol açmasa da damar sertliği gibi kardiyolojik rahatsızlıklara yol açabiliyor.

Kişinin, kalp sağlığını koruması ve yaşam kalitesini artırması için tedavi olması gerekiyor. Panik atak belirtileri arasında yer alan bazı kardiyolojik semptomlar, bazen pulmoner emboli ve kalp krizi belirtileri ile karıştırılıyor.

Bu yüzden henüz panik atak tanısı almamış kişilerin kalp sağlıklarının değerlendirilmesi için hekime başvurmaları öneriliyor" diye konuştu.